İÇİNDEKİLER
Neden bazı insanlar horlar?Horlama, havanın üst solunum yolundaki yapılara çarparak oluşan bir titreşim sesidir. Üst solunum yolunun dar olduğu, burnun kemik ya da yumuşak dokudaki problemlerden dolayı tıkanması ya da daralması, küçük dilin uzun, çevresindeki dokuların sarkık olması, çenenin geride olup solunum yolunu daraltması gibi anatomik yapının müsait olduğu kişilerde horlama ortaya çıkabilmektedir.
Horlama şiddeti yıllar içerisinde giderek arttıysa ve çok şiddetliyse, aralıklı olarak sessiz dönemlerle kesilip ardından çok gürültülü horlamalar devreye giriyorsa uykuda ortaya çıkan tıkayıcı uyku-apnesi olarak adlandırılan solunum problemlerinin mevcut olabileceği düşünülmeli ve önemsenmelidir.
Horlama, üst solunum yolunu daraltan yapıların durumu ile ilişkili olarak sadece sırtüstü pozisyonda ortaya çıkabilir, yan ve yüzüstü pozisyonlarda tamamen ortadan kalkabilir. Bu durum horlamanın masum olduğu anlamına gelmez, sadece sırtüstü pozisyonda ortaya çıkan pozisyonel tıkayıcı uyku-apnesi adı verilen bir durum da mevcut olabilir. Dolayısıyla horlamanın şiddeti, kesintiye uğrayıp uğramaması sadece belli pozisyonlarda ortaya çıkan horlamalarda da takip edilmelidir.
Horlama, kişi çok yorgun olduğunda, aşırı yemek yenildiğinde ve alkol alındığında, alerjik durumlar söz konusu olduğunda ya da gribal enfeksiyonlar sırasında ortaya çıkıyorsa ve çok şiddetli değilse takip edilmelidir. Zamanla süreklilik kazanması halinde ciddiye alınabilir.
Horlamayı iki grupta incelemek gerekir. Basit horlama adı verilen tablo, horlamaya uykuda ortaya çıkan nefes durmaları ya da solunum azalmalarının oksijen düşmelerinin eşlik etmediği bir durumdur. Tıkayıcı uyku-apnesi ile birlikte görülen horlamada uykuda nefes durmaları, sık uyku bölünmeleri, nefes durmalarının yarattığı oksijen düşmeleri söz konusudur. Son yıllarda yapılan çalışmalarda basit horlaması olan hastalarda da normal kişilere göre hipertansiyon görülme oranlarının daha yüksek olduğunu göstermektedir. Kalp damar hastalıkları açısından ise bir risk taşımadıkları bilinmektedir. Tıkayıcı uyku-apnesi olması durumunda ise hem kalp damar hastalıkları hem de hipertansiyon görülme oranları ciddi oranda artmaktadır. Dolayısıyla tansiyon ve kalp hastalarında horlama mevcutsa uykuda nefes durmaları açısından değerlendirilmeleri var olan hastalıklarının seyri açısından önem taşımaktadır.